Geleceğe temiz bir dünya bırakmak için yapı ve otomotiv kimyasalları üretiminde temiz enerjiye geçiş yaparak sürdürülebilir üretim hedeflerimizden en büyüğünü tamamladık.
Küresel çapta yaşanan iklim krizi, 1700'lü yıllarda yaşanan sanayi devriminden bu yana büyüyerek devam ediyor. Bu konuda duyarsız kalan sanayi kuruluşları da, geleceğe temiz bir dünya bırakabilme ihtimalimizi azaltıyor. İnsanlığın düny'aya olumsuz etkisine dair en çarpıcı örnek ise içinde bulunduğumuz Covid-19 karantina süreçlerinde gerçekleşti. Salgın dönemi boyunca insanların mecbur kalmadıkça evlerinden çıkmadıkları, küresel çapta yaşanan bu süreçte NASA ve ESA verilerine göre Wuhan, ABD, İspanya ve İtalya gibi büyük merkez coğrafyalarda hava kirliliğinin %30 azaldığı görülüyor. Bu da küresel bazda bir çevrecilik hareketinin aslında ne kadar etkili olabileceğinin bir kanıtı olarak, Covid-19 sürecinin bize sunduğu çok değerli bir veridir.
Yakın geçmişte sanayi kuruluşlarının atmosfer ve doğal iklimlere olan etkisinin ortaya çıkmasıyla birlikte, sanayi kuruluşlarına ciddi sorumluluklar yüklenmiş durumda. Doğaya, dünyaya ve gelecek nesillere olan sorumluluğunu yerine getirmek için günümüzde her bir üretim merkezi çevreci üretim yapmak zorundadır.
Çevreci üretim ve temiz üretim yapmak için ne yapmak gerekir?
- Çevreci üretim ve temiz üretim alanlarında bilinçli personeller yetiştirmek:
- Üretim aşamalarında temiz üretim ve çevreci üretim felsefelerinden ödün vermeyerek, proseslerinin her bir adımında sıkı bir öz denetim sağlamak:
Ham madde alımı, lojistik takvimleri, üretim tesisleri ve ofis merkezlerinin çalışma saatleri, üretim sonucunda ortaya çıkan kimyasal atıkların yönetimi, enerji tasarrufu yönetimi gibi konu başlıkları çevreci üretim ve temiz üretim felsefeleriyle uyumlu olarak yürütülmelidir. Küresel sivil toplum kuruluşu olan WWF'ye göre gerek ekonomik gerekse ekolojik açılardan alınacak ilk önlem enerji ihtiyaçlarını yönetmektir. Karbon emisyonlarını azaltmanın en çabuk ve masrafsız yolu enerji verimliliğine yönelik önlemleri almaktan geçmekte. - Yenilenebilir, temiz enerji kullanımına yönelmek:
Hem çevre dostu üretim için, hem de milli kaynakların verimli kullanılması için kısa vadede masraflı gibi görünse de uzun vadede herkesin maddi ve yaşamsal çıkarlarına hizmet eden yenilenebilir enerji türlerinden güneş enerjisi kullanımı, artık her sanayi kuruluşunun doğaya karşı bir sorumluluğudur.
Çevre dostu yenilenebilir enerjiye yönelmek adına büyük enerji tüketimlerine ihtiyaç duyan sanayi kuruluşları için güneş enerjisi, üretim süreçlerine entegre edilmelidir.
Promast Olarak Üretim Merkezimizde GES Kurulumu ile Temiz Enerjiye Geçiş Yaptık
Üretim merkezimize entegre ettiğimiz 250 KW kapasiteli GES (Güneş Enerjisi Santrali) ile çevreci üretim ve temiz üretim politikalarımıza temiz enerjiyi de ekledik. Üretim merkezimize 1 senelik ön çalışma ve fizibilite süreci sonunda temmuz ayında entegre ettiğimiz 250 KW kapasiteli Güneş Enerjisi Santrali ile üretim ve diğer faaliyetlerimiz için gerekli tüm enerjiyi güneş enerjisinden sağlıyoruz.
Üretim fazlası enerjimizi ulusal elektrik şebekesine geri kazandırarak ulusal yenilenebilir enerji üretiminde ülkemize katkı sağlamanın gururunu yaşıyoruz.
Sürdürülebilir üretim kararlarımız ışığında, firmamız bünyesinde kullandığımız yerel ulaşım filomuzun %20’sini 0 emisyon otomobillerden oluşturduk. Karbon ayak izimizi en aşağı çekmek için attığımız bu adımı ise artık üretim alanımızda da temiz enerji kullanımına geçiş yaparak destekledik.
Politikamız
Çevreci politikalarımız gereği ürünlerimizin üretim aşamasında çevreye duyarlı tasarım, imalat ve karbon emisyonunu önleyici üretim planlarımızı hazırlıyor ve tüm bu süreçleri Uluslararası Çevre Kriterleri'ni baz alarak gerçekleştiriyoruz.
Çevre politikamız hakkında daha fazla bilgiye ulaşmak için "Temiz Üretim sayfamızı" ziyaret edin.
